Sosyolog Palabıyık: Kılıçdaroğlu akıl tutulması yaşıyor

“Kılıçdaroğlu, ülkemizden hem ontolojik hem de epistemolojik olarak çoktan kopmuş” diyen Sosyolog Prof. Dr. Adem Palabıyık bunun sebebini şu sözlerle aktardı;

Çünkü izlediği politik tavır ve hal büsbütün bu ülkeye yabancı. Bakanlıklara aklı estiğinde gitmek, siyasi geleceği yurt dışında aramak, yabancı ülkelerin yetkilileri ile iktidar ağzı ile görüşmek, ekonomik danışmanları yurt dışında aramak ve bulmaya çabalamak ve AK Parti tarafından çoktan gerçekleşmiş politik adımları iktidara gelme propagandasında ‘biz yapacağız’ vaadiyle anlatmak üzere birçok söylemi, Kılıçdaroğlu’nun zihninin önemli manada karışık olduğunu ortaya koyuyor. Yalnızca bunlar değil, tıpkı vakitte ülkemizin birçok toplumsal gelişme ve ilerlemesinden haberdar olmayan Kılıçdaroğlu, CHP ile alakalı olarak da bir tarih okuması kesinlikle yapmalıdır. İstikbali ülke dışında arayan bir muhalefet önderi için kurulabilecek tek cümle, Kılıçdaroğlu’nun ülkemizden hem ontolojik hem de epistemolojik manada koptuğudur. Ülkemizin bilgi birikimine güvenmeyen Kılıçdaroğlu, yanlışsız bilgiyi ülkemiz sonları içinde değil, dışarıda aramaya başlamış. Yalnızca bununla da kalmamış, varlık sebebi olarak ülkemizin kıymetlerini ve geleneğini değil, tersine ülkemizin dışındaki toplumların paha ve geleneklerini uygun bulmuştur. Ülke içi problemlerin çözülmesi gereken yerin, tekrar ülkemizin olduğuna dair hakikat bilginin Kılıçdaroğlu’na söylenmesi hemen kaidedir.

“KEMAL KILIÇDAROĞLU AKIL TUTULMASI YAŞIYOR”

“Temel yönelime nazaran Kılıçdaroğlu, siyasi sıkıntılara dair tabloyu yanlış okumakta ve tahlile dair kurguyu da yanlış yapmaktadır” diyen Palabıyık, şöyle devam etti:

“Siyaset sosyolojisinde bu cins kusurların karşılığı akıl tutulmasıdır. Akıl tutulması, bireyin gerçekleri görmeden ona sunulana takılıp kalması ve zihnin bu formda devam etmesidir. Zihin düşünemez, algılayamaz ve lakin kendisine sunulana itaat eder. Aslında zihnin hakikat olarak algıladığı hakikat değil, uydurulandır. Böylelikle zihin duyularını kapatmış ve hakikate açık değildir. Topluma dair olanı algılayamayarak toplumsal bellek yitimini yaşıyor ve öznel olan ile objektif olanı ayırt edemez hale yaklaşıyor. Bu durum aslında kendisi için çok tehlikelidir. Zira ülke dışına yönelik tercihleri, Kılıçdaroğlu’nu toplumsalı anlamamaya itmektedir. Bu sebepten Kılıçdaroğlu, kendi tercih ve doğrularının, toplumsal olanın da tercih ve doğruları olduğuna dair bir şuur yalnızlığına düşmüştür.”

“KILIÇDAROĞLU’NUN KOMPLEKSLI UYGARLAŞMA ÖZENTİSİ VAR”

Kılıçdaroğlu’nun uygarlaşma ve çağdaşlaşma ortasındaki çizgide ipin ucunu kaçırdığının görüldüğünü söz eden Palabıyık, “Sahip olduğu kompleksli uygarlaşma özentisini bize ilişkin olamayan lisan kalıpları ile fütursuzca işliyor. Toplumsal kıymetlerimizi yedeğe çekerek, Batı biçimi eğreti modeli büyük bir ihtirasla hayatın merkezine yerleştirmeye çalışıyor. Sonuç itibariyle kendi kültürel kodlarımızdan ve tarihi tecrübemizden neşet etmeyen Anglo-Soksan ya da Anglo-Amerikan telaffuzları kullanarak, bu topraklarda nitekim de ruhen sağlıklı bir toplum ya da ulusal ve manevî bir bellek inşa edebilmek mümkün olduğunu düşünüyor. Bu birebir vakitte kültürel manada bir şizofreniye de sebep olabilir. Zira Kılıçdaroğlu’nun kaostan beslenen siyasi tavırları beraberinde kültürel kopuşlar da getirebiliyor. ABD ve İngiltere sonrası Almanya’ya gidişi ve içimizden olmayan danışmanlarla çalışması da fakat bu türlü açıklanabilir” biçiminde konuştu.

Kılıçdaroğlu, Âdem Palabıyık, ŞİMDİKİ Haberleri

https://www.haber7.com/guncel/haber/3285758-sosyolog-palabiyik-kilicdaroglu-akil-tutulmasi-yasiyor