Mehmet Ali Erbil: İstedikleri kadar linç etsinler, Türkiye 20 yılda rönesans yaşadı!

Ünlü şovmen Mehmet Ali Erbil, Sabah Gazetesi’ne yaptığı röportajda dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Daha evvel sıhhat sisteminin övdüğü için muhakkak kesitler tarafındansosyal medya üzerinden linç edilen Erbil, “Hizmeti övüyorum ben. Türkiye AK Parti devrinde sıhhat alanında rönesans yaşadı. Kent hastanelerimiz çok hoş. Evvelden hastaneler hastaları kapıya koyardı, artık mağdur olmuyor kimse. Sıhhat Bakanımız çok başarılı. Yıllarca devletime vergi ödedim, sıhhatim bozulduğunda da devletim bana sahip çıkıyor. Avrupa’nın çok ilerisindeyiz.” sözlerini kullandı.

İşte ünlü şovmen Mehmet Ali Erbil’in yaptığı açıklamalardan öne çıkanlar;

Türk-Amerikan üretimi ‘The Hope’ sinemasında başrolde oynuyorsunuz. Bize biraz bundan bahseder misiniz?

Alzheimer olan bir babayı canlandırıyorum. Role hazırlanmak için Balıklı Rum Hastanesi’ne gittim, orada bu hastalığa sahip insanları gözlemledim. Zıt köşe bir rol oldu benim için. Bugüne kadar daima güldürüde oynamıştım, artık dram dolu bir projede yer alıyorum. Hoş bir oyuncu takımı, çok güçlü bir senaryosu var. Amerikalı direktör Sean GK tarafından çekildi. Birinci Amerika’da vizyona girecek.

BABAM BANA BİR SEFER BİLE SARILMADI

Sosyal medyada yaptığınız yayınlarla çok konuşuluyorsunuz… Gündemde olmak için mi bu türlü yayınlar yapıyorsunuz?

Ben ne para ne de gündemde olmak için bu yayınları yapıyorum. Toplumsal medyada bu yayınlar sayesinde izleyicilerimle buluşuyorum. Çarkıfelek’teki günlerime geri döndüm. Çok özlediğim bir şeydi bu. O günlerdeki Mehmet Ali Erbil, sevenleriyle buluşuyor. Benim oradan gelecek paraya gereksinimim yok ki…

Sosyal medyayı düzgün kullanırsan çok hoş bir mecra. Haddini aşanlar da oluyor doğal. Yayınlarımda dikkatli konuşmaya ihtimam gösteriyorum. Gençlere tavsiyelerde bulunuyorum. Z Kuşağı’nı yakalamak çok değerli. Vaktin ruhuna ayak uyduruyorum. Onlara hitap etmek çok değerli. Beni bugün Z Jenerasyonu da tanıyor ve seviyor.

Z Kuşağı’ndaki gençleri niçin eleştireyim ki? Onları anlamak gerekiyor. Ben bu jenerasyonun çok özgür olduğunu ve hislerini rahatça lisana getirdiğini görüyorum. Bu çok değerli. Bizim jenerasyon bu türlü değildi. Ben babamın yanında ayak ayak üstüne bile atamazdım. Babam ile aramda daima bir ara vardı. Hislerini hiç göstermezdi. Babam bana bir sefer bile sarılmamıştı mesela. Hiç hatırlamıyorum sarıldığını, bu ne kadar travmatik bir şey aslında. Ben asla bu türlü bir baba olmadım. Kızlarımla 17-18 yaşına kadar birlikte uyudum. Oğlumla da o denli. Ben babam üzere otoriter değilim, hiçbir vakit da olmadım.

“EŞCİNSELLİK SAPKINLIKTIR SANATKARLAR BUNUN BAYRAKTARLIĞINI YAPMAMALI”

Kimi sanatkarlarımız son günlerde LGBT’yi destekleyen açıklamalarda bulunuyor…
Eşcinsellik benim için sapkınlıktır. Benim de 16 yaşında oğlum var. Bu türlü sapkınlardan gençlerimizi korumalıyız. Eşcinsellerin ömürlerine hürmet duyuyorum lakin bunun bayraktarlığı yapılmamalı. Güya hoş bir şeymiş üzere göstermek yanlış. Bizim adetlerimizde bu türlü bir şey yok. Sanatkarlarımız daha ihtimamlı olmalı.

“ERŞAN KUNERİ BENİ HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATTI”

Stand-up’çıları nasıl buluyorsunuz pekala?

Cem Yılmaz’ı çok beğeniyorum. Ancak artık o da kendini tekrarlamaya başladı. Bir de son işi ‘Erşan Kuneri’ beni hayal kırıklığına uğrattı. Küfre dayalı güldürü yapmış. Halk tarafından bu sinema kırmızı kart görmeli.

Devletimiz de bence müdahale etmeliydi. Bu kadar olmaz… Ben erkek halimle bu küfürlerden utandım.

18 yaş ibaresi konmuş lakin tekrar de bu kadar küfre dayalı yapılmamalı. Mizah zekaya dayalı yapılmalı, küfre dayalı olursa sonuç bu oluyor işte…

Cem Yılmaz bana bu işi için teklifte bulunsaydı, kabul etmezdim. Bu türlü bir projede yer almak istemezdim.

mehmet ali erbil, lgbt, ŞİMDİKİ Haberleri

https://www.haber7.com/guncel/haber/3256376-mehmet-ali-erbil-istedikleri-kadar-linc-etsinler-turkiye-20-yilda-ronesans-yasadi