ABD’nin F-16 kararını değerlendiren uzmanlardan ‘Kızılelma’ vurgusu: ABD Türkiye’ye mecbur

ABD Temsilciler Meclisince sunulan ve Türkiye’ye F-16 satışını kısıtlayıcı şartlara bağlayan unsurlar, savunma bütçesi yasa tasarısından büsbütün çıkarıldı. Böylece F-16 savaş uçaklarının Türkiye’ye satışının önü açıldı.

ABD’nin Türkiye’nin F-16 alımını kaideye bağlayan unsurların büsbütün çıkarmasınI pahalandıran Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Cumhurbaşkanımızın, Biden ile görüşmesinde F-16 konusunda olumlu adımlar olduğunu söylemişti. Son metinde olumsuz bir sözün olmaması olumlu bir gelişme. Bir an evvel nihayete ulaşması gerekiyor” dedi

Konuyu Haber7’ye pahalandıran SETA Kıdemli Araştırmacısı Prof. Dr. Ferhat Pirinççi, akademisyen Dr. Eray Güçlüer, ASSAM Güvenlik ve Strateji Uzmanı Mustafa Hacımustafaoğulları, sürecin kilit noktalarına temas etti.

HACIMUSTAFAOĞULLARI: TÜRKİYE’NİN GÜCÜNÜ KABUL ETTİLER

Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırma Merkezi (ASSAM) Yüksek İstişare Heyeti Üyesi, Em. Kıdemli Hava Albay Mustafa Hacımustafaoğulları, zamanlamanın manidar olduğunu tabir etti. Yerli ve mill insansız savaş uçağı KIZILELMA’nın başarılı test sürecini hatırlatan Em. Kd. Hava Albay Hacımustafaoğulları, “Biz kendi savunma sanayimizi geliştirme tarafında değerli adımlar attık ve atmaya devam ediyoruz. Yerli ve ulusal insansız savaş uçağımız KIZILELMA çok şükür testini muvaffakiyetle bitirdi. İnşallah en kısa mühlet içerisinde KIZILELMA savunma endüstrimizde yerini alacaktır. Bunun yanı sıra ulusal muharip uçağımız geliştiriliyor. Türkiye kendi gücünü elde etme ve dosta yürek, düşmana endişe verecek formda gücünü tahkim ediyor. Bize dost üzere görünüp hiçbir vakit dost olmayan ABD ve Batı ülkelerine karşı da masaya artık daha güçlü oturuyoruz. Türkiye’nin kendi silahlarını üretmesi, ABD için en büyük handikaplardan birisi.” dedi.

HEPSİ HİZAYA GELECEK

Hacımustafaoğulları, “Kıbrıs Barış Harekatı’nda 10 yıl ambargo koydular, bu durum Türkiye için rahmet oldu ve Türkiye çok hoş gelişmelere imza attı. F-16 vermemek için uzun mühlet direndiler. Türkiye bu manada da yerli ve ulusal olarak önemli merhale kat etti. Şu anda ABD, F-16 vermeyi kabul etmekle Türkiye’nin gücünü kabul etmiş ve bir nevi diz çökmüştür. Aleyhimize hal koyanların hepsi hizaya geçecektir. Türkiye’nin olumlu yürüyüşünü devam ettirmesi elzemdir. Allah bu yolda çalışanlara güç kuvvet versin.” tabirlerini kullandı.

Hacımustafaoğulları, kelamlarını şöyle sürdürdü:

BATI GÜÇTEN ANLAR

Milli Görüş Başkanı merhum Necmeddin Erbakan Hoca’nın siyonizme yönelik “Laftan anlamaz, güçten anlarlar” kelamına atıf yapan Hacımustafaoğulları, kelamlarını şöyle tamamladı:

GÜÇLÜER: BÖLGEDE TUTUNABİLMEK İÇİN TÜRKİYE’YE MUHTAÇLAR

Haber7’ye konuşan Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi (ASAM) Uzmanı Dr. Eray Güçlüer, ABD’nin bölgede varlığını sürdürebilmesinin Türkiye’ye bağımlı olduğunu belirtti.

“Türkiye, Suriye’de terör örgütü PKK’yı yok etme noktasına geldi. PKK yok olurken ABD de önünde sonunda bölgeden çıkarılır.” diyen ASAM Uzmanı Dr. Güçlüer, şunları kaydetti:

Bölgesel güçlerin çıkarlarını dikkate almadan ABD ve Rusya’nın hareket edemediğini vurgulayan Dr. Eray Güçlüer, her iki muhteşem gücün de Türkiye’nin çıkarlarını dikkate almadan bölgede siyaset geliştiremeyeceğini söz etti. Güçlüer, şöyle devam etti: “Geçmişten farklı olarak Türkiye’ye dayatma yapamadıkları için ABD’nin çıkarları tehlikeye giriyor. Türkiye ile birlikte hareket etmek zorunda oldukları için F-16 savaş uçaklarını Türkiye’ye vermek zorundalar.  Bugünden yarına verirler, vermezler o farklı bahis fakat ABD Türkiye lehine yahut aleyhine ne yaparsa bunun karşılığı olur. Bunun farkındalar. Kırılmaya yanlışsız giden global sistemde ABD’nin Türkiye’ye olan bağımlılığı artmaktadır.”

F-35’LERİ DE VERECEKLER

Yakın süreçte F-35’lerin de Türkiye’ye verilmesinin gündeme geleceğinin altını çizen Güçlüer, “Yunanistan üzerinden ABD’nin üretmek istediği tesir azalacaktır. 2023’te bu daha düşük düzeyde olacaktır. Ne Yunanistan, ne Güney Kıbrıs Rum İdaresi, ne Ermenistan, ne PKK ne de öbür “vekalet” oluşumları üzerinden Türkiye’ye yönelik emperyalist siyaset üretme gücü bitiyor. ABD, Türkiye ile anlaşmak zorunda. Bu yalnızca savaş uçağı ticareti değil, F-16 üzerinden bölge jeopolitiği ve global sistemden bahsediyoruz. Bu bağlamda yakın periyotta F-35 konusu da önemli formda gündeme gelecek ve o mevzuda da Türkiye istediğini alacaktır.” diye konuştu.

PİRİNÇÇİ: TEMKİNLİ OLUNMALI

Uludağ Üniversitesi Memleketler arası Bağlantılar Kısmı Öğretim Üyesi ve Siyaset İktisat Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Kıdemli Araştırmacısı Prof. Dr. Ferhat Pirinççi, gelişmenin olumlu olduğunu lakin ABD konusunda temkinli davranılması gerektiğini tabir etti.

Uluslararası Bağlar uzmanı Prof. Ferhat Pirinççi, “ABD’nin son devirdeki tavrı bize bir işaret veriyor ancak çok da güvenileceği manasına gelmiyor. Kongre sürecini düşünecek olursak, Kongre’nin tesiri, sürecin ilerleyen kademelerde daima olarak karşımıza çıkabilir. Lakin bu birinci başta oluşturulmaya çalışılan mahzurların idare bazında, yasama organı nezdinde aşılmaya çalışıldığının izlenimini veriyor.” dedi.

Pirinççi, “Özellikle Joe Biden ABD Lideri olduktan sonra Türkiye’yi görmezden gelme ve Cumhurbaşkanımız ile alttan alta dalaşılmasından sonra Türkiye’nin alternatiflerine gerilenen bir irtibat kanalları oluşturma süreci başladı. Gerek Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, gerek Ulusal Savunma Bakanlığı yetkilileri, gerek askeri bürokratlar ortasında bir bağlantı kanalı kuruldu. ABD mecburî bir tercihle karşı karşıya. F-16 talebi yalnızca Türkiye’den gelmedi. F-35 lehine de sıkıntıların aşılmasına yönelik Amerikan tarafından öncelikle önerilen bir sorun. Bunun üzerine Türkiye bu teklifi gündemine aldı. Ve Amerikan liderleri olağan kaideler altında şu açıdan sıkıntı bir duruma girdi.” formunda konuştu.

TÜRKİYE’NİN DİK DURUŞUYLA GELEN KARAR

F-16 satışı ve tertibinin tıpkı vakitte Amerikan savunma endüstrisi için gelir kapısı olduğunu aktaran Pirinççi, “Dolayısıyla savunma lobisini de olumsuz etkileyecek bir durumla karşı karşıya olduklarını biliyorlar. Zira Türkiye hem yerli ve ulusal savunma sanayi ataklarıyla, hem de alternatifsiz olmadığını hissettirdi. Hasebiyle Türkiye’nin süreci sürüncemede bırakma lüksü yok. Ve ABD’ye net ileti vererek ‘Bize net yanıt verin’ halini sergiledi.” sözlerini kullandı.

Prof. Dr. Pirinççi, konuşmasını şöyle noktaladı:

F-16, abd Türkiye, YENİ Haberleri

https://www.haber7.com/guncel/haber/3284097-abdnin-f-16-kararini-degerlendiren-uzmanlardan-kizilelma-vurgusu-abd-turkiyeye-mecbur